Alzheimer teşhisinde yeni dönem: İlk kan testine onay verildi

Fujirebio Diagnostics’ten Yeni Test, Alzheimer Hastalığının Erken Teşhisini Sağlıyor

Fujirebio Diagnostics tarafından geliştirilen test, kandaki iki özel proteinin oranını ölçerek Alzheimer hastalığının erken teşhisini sağlıyor. Bu oran sayesinde beyinde Alzheimer’ın belirleyici özelliği olan amiloid plaklarının varlığı tespit edilebiliyor. Daha önce bu plaklar yalnızca beyin taramaları veya omurilik sıvısının analiziyle teşhis edilebiliyordu.

FDA’nın internet sitesinde yapılan duyuruda, Alzheimer hastalığının hafıza, düşünme becerileri ve günlük işlevleri zamanla yok eden ilerleyici bir beyin rahatsızlığı olduğu vurgulandı.

Euronews’te yer alan habere göre; yeni testin adı “Lumipulse G pTau217/ß-Amiloid 1-42 Plazma Oranı” olarak açıklandı. Test, 55 yaş ve üzeri hastalarda Alzheimer ile ilişkili amiloid plakların erken tespiti amacıyla geliştirildi.

Uzmanlara göre, bu tür testler sayesinde hastalar hastalığın ilerlemesini yavaşlatan ilaçlara daha erken başlayabilir, bu da hastaların yaşam kalitesinde önemli gelişmelere yol açabilir.

Alzheimer için şu anda FDA tarafından onaylanmış Lecanemab ve Donanemab adlı iki tedavi bulunuyor. Her iki tedavi de amiloid plaklarını hedef alarak hastalığın ilerlemesini yavaşlatmayı amaçlıyor. Ancak, bu ilaçların bilişsel gerilemeyi sadece kısmen yavaşlattığı ve doğrudan bir tedavi sağlamadığı belirtiliyor.

Uzmanlar, bu ilaçların hastalığın erken evrelerinde kullanıldığında daha etkili olabileceğini ve bu nedenle erken teşhisin öneminin arttığını belirtiyor.

Cerrah ve sağlık uzmanı Marty Makary, Alzheimer’ın etkisinin büyük olduğunu vurgulayarak, “Alzheimer çok fazla insanı etkiliyor; meme kanseri ve prostat kanseri toplamından daha fazla” dedi. Ayrıca, 65 yaş ve üzeri bireylerin yüzde 10’unun Alzheimer hastası olduğunun tahmin edildiğini ve 2050 yılına kadar bu sayının iki katına çıkmasının beklendiğini ifade etti.

Related Posts

Bu ikili herkesin favorisi! Nar ile tuzdan gelen lezzet patlaması, iyice temizliyor

Son zamanlarda sosyal medyada ve sağlıklı yaşam çevrelerinde sıkça konuşulan bir alışkanlık, kulağa biraz garip gelse de birçok kişinin sürdürdüğü rutinlerden biri haline geldi. Narın tatlı-ekşi aromasıyla tuzun keskin tadı bir araya geldiğinde ortaya çıkan tat hem beğeniliyor hem de vücuda faydalı etkileri olduğu söyleniyor. Peki, nar ve tuz ikilisi neden bu kadar popüler?

Tehlike çanları çalıyor: Türkiye Avrupa birincisi oldu

Türkiye’nin, obezite oranı açısından dünyada 17’nci sırada, Avrupa’da ise birinci sırada yer aldı. Prof. Dr. M. Emel Alphan ise bu durumun, aşırı yağlı ve yüksek enerjili fast-food tarzı beslenme, ev dışında yemek yeme alışkanlığının artması, şeker yerine fruktoz bazlı şekerlerin içeceklerde kullanılmasının artması, porsiyonların büyümesi ve internetteki moda diyetlerin kullanılması olarak sıraladı.

“Masum gibi görünen paketli gıdalar çoğunlukla ultra işlenmiş oluyor”

“Masum gibi görünen paketli gıdalar çoğunlukla ultra işlenmiş oluyor”

Grip mevsimi uzadı

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nden (NKÜ) Doç. Dr. Mustafa Doğan, 2025’te grip mevsiminin oldukça uzadığını belirterek, “Mayıs ayının ortalarında olmamıza rağmen hala hatırı sayılır sayıda üst solunum yolları şikayeti ile hastalar hastanelere başvurmakta, sağlık kuruluşlarına başvurarak destek istemekteler” dedi.

Hareketsizlik vücuda nasıl hasar veriyor? Alzheimer ve demans kapıda

Modern yaşamın getirdiği uzun süreli masa başı çalışma, teknoloji bağımlılığı ve azalan fiziksel aktivite, insanları giderek daha da hareketsizleştiriyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Meral Bayramoğlu, hareketsizliğin vücudumuzda yol açtığı hasarları anlattı.

Evdeki en sinsi mikrop yuvası! Klozetten 75 kat daha kirli, salonda baş köşede duruyor

Evde en kirli yerin tuvalet olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İngiltere’de yapılan bir araştırma, evdeki bu eşyanın klozet kapağından 75 kat daha fazla bakteri barındırdığını ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için bu durum daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.