Bu ikili herkesin favorisi! Nar ile tuzdan gelen lezzet patlaması, iyice temizliyor

Nar ve Tuzdan Gelen Lezzet Patlaması

Nar, antioksidanlarla dolu, sulu ve lezzetli bir meyve olmasının yanı sıra sindirim sistemi için de adeta bir doğal mucize. Üzerine az miktarda doğal kaya tuzu veya Himalaya tuzu eklendiğinde ise bu etki daha da güçleniyor. İşte uzmanların viral olan bu karışım hakkında yorumları.

Tuz, mide asidini dengelemeye yardımcı olarak özellikle ağır yemeklerden sonra yaşanan hazımsızlık gibi sorunları hafifletebiliyor. Bu kombinasyon, sindirim enzimlerinin daha etkin çalışmasını destekleyerek yiyeceklerin daha kolay parçalanmasını sağlıyor. Burada kullanılan tuzun doğal ve işlenmemiş olması büyük önem taşıyor.

Nar, potasyum ve magnezyum gibi önemli minerallerle dolu olduğu için elektrolit dengesini korumada önemli bir rol oynuyor. Az miktarda tuzla birleştiği zaman ise bu etki daha da artar. Özellikle sporcular veya sıcak havalarda çok terleyenler için bir bardak nar ve bir çimdik tuz, doğal bir enerji içeceği gibidir.

Tuz, narın doğal tatlarını daha belirgin hale getirerek tat alma duyularınızı harekete geçiriyor. Bu kombinasyon, özellikle iştah problemi yaşayanlar için doğal bir iştah açıcı olarak öne çıkıyor. Üstelik bu yöntem, yapay tatlandırıcılar veya işlenmiş atıştırmalıklara kıyasla çok daha sağlıklı bir alternatif.

Araştırmalar, az miktarda doğal tuzun bu antioksidanların vücut tarafından daha kolay emilmesine yardımcı olabileceğini gösteriyor. Tuz, mineral içeriğiyle bağışıklık sistemini destekliyor. Özellikle mevsim geçişlerinde veya soğuk algınlığı gibi yaygın hastalıkların arttığı dönemlerde, tuzlu nar tüketebilirsiniz.

Her ne kadar nar ve tuz ikilisi sağlıklı bir alışkanlık olsa da, herkes için uygun olmayabilir. Yüksek tansiyon veya böbrek rahatsızlığı gibi sağlık sorunları olan kişilerin tuz tüketimine özellikle dikkat etmesi gerekir. Bu tür durumlarda, bu alışkanlığı uygulamadan önce bir doktora veya beslenme uzmanına danışmak en doğrusu olur.

Related Posts

Uzmanlar uyarıyor: Klimaya ani geçiş tansiyon problemlerine neden olabilir

Tüm yurtta etkili olan aşırı sıcaklıklar, bazı sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Özellikle kronik hastalığı olanları uyaran uzmanlar, rahatsızlığı olmayan kişilerin de aşırı sıcaklara karşı bazı tedbirler alması gerektiğini söyledi.

‘Tüp bebek’ yaşı küçülüyor

Hava kirliliği, deterjan, kozmetik, plastik, pestisitli ve hormonlu besinler yüzünden toksin maruziyetimiz artıyor. Bu durum üreme sağlığımızı da tehdit ediyor. Dolayısıyla kısırlık oranları hızla artıyor. Günümüzde 30’lu yaşlardaki pek çok kadın da doğal yoldan gebe kalamıyor ve tüp bebek tedavisiyle çocuk sahibi olabiliyor.

Vücudun toksin avcısı

Vücudumuza her gün çok fazla toksin yükleniyor. “Serbest radikal” olarak bilinen bu toksinlerle de doğal savunma sistemimiz başa çıkamıyor. Dolayısıyla sağlığımızı korumak için güçlü antioksidanlardan destek almak gerekiyor. Bu antioksidanlardan biri olan quercetin de toksinleri etkisiz hale getiriyor.

Dermatoloji Uzmanı Nazmi Geyik: Güneşten kontrollü ve bilinçli şekilde yararlanmak önemli

Dermatoloji Uzmanı Nazmi Geyik: Güneşten kontrollü ve bilinçli şekilde yararlanmak önemli

Aşırı sıcak günlerde geceleri de su içmek gerekebilir

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emine Didem Evci Kiraz, iklim değişikliğine bağlı sıcak havanın etkisiyle böbrek yetmezliğinin daha genç yaşlarda görülebileceğini belirterek, “Nemin ve sıcaklığın arttığı, güneşin etkisinin uzun süre yaşandığı gecelerde su ihtiyacı bütün bir gece boyunca devam edecek. Onun için yatak odanızda mutlaka suyunuz bulunsun.” dedi.

Burun akıntısını hafife almayın! Polen alerjisi yaz boyunca sürüyor

Yaz mevsiminde havaların ısınmasıyla birlikte çocuklar açık havada daha fazla zaman geçirirken, yoğun yayılım gösteren polenler alerjik sorunlara neden olabiliyor. Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gülfer Mehtap Yazıcıoğlu, çocuklarda polen alerjisine karşı 7 önemli öneride bulundu.