CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sözcü gazetesine açıklamalarda bulundu.
31 Mart seçimlerini değerlendiren Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;
* Seçim sonuçlarının başlangıçtan itibaren CHP lehine olması tabii ki bizim evimizde de hepimizi sevindirdi, mutlu etti. Seçimin ağırlıklı olarak CHP’nin lehine sonuçlanması sadece CHP’liler açısından değil, karamsarlığı yaşayan milyonlarca kişi açısından da olumlu sonuç doğurdu.
* İnsanlar Türkiye’de kendilerini biraz umutsuz hissetmeye başlamıştı. Seçim başarısıyla demokrasimiz kazandı. Seçimin sakin bir ortamda gerçekleşmesi -zaman zaman sorun çıksa da- güzel, iyi bir sonuç. CHP açsından da son derece mutluyuz.
* Başarımızı sürdürülebilir kılmamız, partimiz için de Türkiye için de çok önemli. Sürdürülebilir kılmanın yolu izlenen politikanın devam ettirilmesidir. Toplumun her kesimiyle sıcak ve samimi ilişki kurulması, parti örgütlerimizin bu konuda eğitilmesi lazım. Bu çalışmanın devamı gerekiyor. Çalışma devam ederse pek çok başarıya imza atabiliriz.
“11 büyükşehir belediyesini aldığımızda da iyi bir oy almıştık”
* Biz geçen seçimde 11 büyükşehir belediyesini aldığımızda da iyi bir oy almıştık. O dönemin bir de şöyle bir özelliği vardı: Manisa’dan sıfır oy çıktı. Çünkü Manisa’yı İYİ Parti’ye vermiştik. Samsun’u İYİ Parti’ye vermiştik sıfır oy çıktı. Konya’dan da sıfır oy aldık çünkü CHP’liler gidip İYİ Parti’ye oy verdiler. İYİ Partililer de diyelim ki Bursa’da bize oy verdiler. Ankara’da bize oy verdiler. İstanbul’da bize oy verdiler.
* Her siyasi partinin görüşüne saygı duyulması gerekiyor. Niye seçime İYİ Parti ayrı girdi diye suçlamada bulunmak doğru değil. Gönül isterdi ki İYİ Parti yetkilileri en azından CHP’yi doğrudan doğruya hedef alıp eleştirmek gibi bir rol üstlenmeselerdi. Eleştireceklerse AKP var. AKP’yi eleştirmeleri gerekirdi.
CHP’nin oyunun yükselmesinde ne etkili oldu?
* 6’lı masa dönemindeki ilişkilerin CHP’nin oyunun yükselmesinde etkili oldu. Siyaset yorumcuları, siyasetçiler, akademik dünyanın önemli aktörleri bunu zaten söylüyorlar. 14 Mayıs seçiminde sandığa gidip CHP’nin 6 okunun altına mühür basanlar, yerel seçimlerde de rahatlıkla belediye başkanının 6 oklu pusulasına mühürlerini bastılar. Bu seçimlerde oy geçişkenliği çok önemliydi. Bunu sağlamak için de epey mücadele ettik.
* Yeri geldiğinde de öz eleştiriyi yapmaktan çekinemeyen tavrımız pek çok çevrede samimi bulundu. Bunun yansımalarının ortaya çıkması elbette beni mutlu ediyor.
“CHP’li belediye başkan adayına oy verilmesini istedim”
* Ben alana çıkmadım, doğrudur. Çünkü partinin böyle bir geleneği yok. Ama ben bazı belediye başkanlarımızın seçim çalışmalarına görüntülü olarak katıldım. Yani belediye başkanları talep ettiler, ‘Görüntülü katılabilir misiniz?’ diye. En azından buna ‘Olur’ deyip görüntülü katıldım, CHP’li belediye başkan adayına oy verilmesini istedim.
* Elazığ benim liseyi okuduğum kent. Burada CHP kazansın diye ilde yayın yapan üç televizyonun ortak yayınına katıldım. Dolayısıyla bir genel başkanın, parti aleyhine çalışması zaten akıl dışı bir şey. Bu biraz önyargılardan kaynaklanan veya AKP’nin trolleri tarafından yapılan bir çalışma diye söyleyebilirim. Yoksa aklı başında olan birisi bilir ki CHP’liler kendi partililerinin başarısı için çalışırlar. Zaten işin doğası da bunu gerektirir.